Galatasaray’da Kötü Gidişatın Sebepleri

Bu sezon son yılların en kötü performansını sergileyen Galatasaray, DomenecTorrent ile çıktığı iki maçı da kaybetti. Fatih Terim döneminde savunma performansıyla övülen Sarı kırmızılılar, Torrent ile çıktığı iki maçta kalesinde 7 gol gördü ve rakiplerine birçok gol şansı tanıdı.

Kasımpaşa maçıyla birlikte üst üste üçüncü mağlubiyetini alan Sarı kırmızılı ekip, son 11 Süper lig maçında sadece bir galibiyet aldı. 22 maçta 27 puan topladı ve Kasımpaşa’nın kazanmasıyla düşme hattıyla olan puan farkı 4’e inmiş oldu. Galatasaray’daki kötü gidişatın sebebi ise sezon başındaki kadro mühendisliği ve oyunculara göre seçilen yanlış oyun sistemi…

Galatasaray’ın Hataları Rakipleri Önde Prese Teşvik Ediyor

Sezona Fatih Terim yönetiminde başlayan Galatasaray, Yaz transfer döneminde genç oyuncuları kadrosuna katarak tempolu ve dinamik bir takım yaratmak istedi. Ancak bazı bölgelerdeki oyuncu rollerinin uygun olmaması Galatasaray’ın oynamak istediği sistemde problemler yarattı.Sezon başında yapılan en iyi takviye Victor Nelsson’du. Marcao’yu tamamlayan, belirli pas kalitesine sahip ve pozisyon bilgisi üst seviyede olan Nelsson, hücum futboluna uygun bir savunmacı.

Kadro mühendisliğindeki problem ise kanat bekleri ve orta saha takviyeleri oldu. Galatasaray, sezon  başından bu yana geriden oyun kurulumunda problem yaşadı.Bu problem Orta saha ve beklerdeki pas kalitesinin yetersiz olmasından kaynaklandı. Geriden oyun kurulumundaki hatalar rakipleri önde baskıya teşvik eden unsurdu ki bu sezon Galatasaray’ın puan kaybettiği maçların büyük bölümünde önde pres yapan takımlar oldukça fazla. Yakın geçmişteki Hatayspor ve Kasımpaşa maçları örnek olarak gösterilebilir.

Galatasaray’da Bağlantı Problemi

Büyük takımlarda yada topa sahip olma oyunu oynayan hücumcu takımlarda bağlantı oyuncuları büyük önem taşır. Bağlantı oyuncularının teknik ve pas kaliteleri belirli seviyede olur. Galatasaray’da ise stoperler pasör ancak  orta saha ve hücum arasındaki bağlantıyı sağlayan oyuncuların teknik ve pas kalitesi yeterli seviyede değil bu da takımın toplu oyundaki zaaflarını ön plana çıkarıyor. Sacha Boey ve Patrick Van Aanholt, tempolu bekler ancak teknik ve pas kaliteleri tartışılır ki üzerine Boey’in sakatlığından sonra Yedlin’in sağ beke geçmesi de o bölgedeki seviyeyi aşağıya indirdi.

Bu sezon Galatasaray’da  geriden oyun kurulumlarında iki bekinde hücumda konumlandığını gördük. Beklerin bu kadar ilerde olması stoperlerle olan mesafeyi açtığından savunma ile bağlantıyı sağlayan 6 numaradaki Taylan’ınbireysel hatalarına yol açtı. Marcao , Nelsson ve Taylan üçlüsüne zaman zaman destek veren Berkan’da takımın hücuma çıkmasında yeterli olamadı. 6 ile 8 bağlantısını ve 8 ile 10 bağlantısını yapabilecek oyuncu profili de kadroda bulunmuyor bu da orta sahanın birbirini tamamlayamayan üçlüden oluşmasına sebep oldu ve Galatasaray rakip sahada kapanan takımlara karşı hücum etmede zorlandı.

Galatasaray, Avrupa’da elde edilen başarı da ise tamamen farklı bir oyun ortaya koydu. Rakibini bozan kendi yarı sahasında bekleyen ve direkt toplarla rakip kaleye giden bir takım izlemiştik. Bu oyunu ligde oynamaya çalışsa belki de puan tablosunda üst sıralarda olabilirdi.